Son dönemlerde artan kaçak kazı olayları, Türkiye'nin birçok bölgesinde olduğu gibi Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde de dikkat çekici bir boyut kazandı. 2023'ün Ekim ayının ortalarında meydana gelen olay, güvenlik güçlerinin gerçekleştirdiği başarılı bir operasyon ile gün yüzüne çıkarıldı. Bellirli istihbaratlar doğrultusunda harekete geçen jandarma ekipleri, Çaycuma'nın dağlık bir bölgesinde izinsiz kazı yapan beş kişiyi suçüstü yakaladı. Bu olay, kaçak kazının sadece yer altındaki tarihi eserleri değil, aynı zamanda güvenliği de tehdit ettiğini gözler önüne serdi.
Olay, Çaycuma'nın kırsal bir alanında, köylülerden gelen şikayetler üzerine 16 Ekim 2023 tarihinde gerçekleşti. Bölgeye giden jandarma ekipleri, ekipmanlarını yanlarına alarak saatler süren bir takip gerçekleştirdi. Takip sırasında, şahısların kaçak kazı yapmak için kullandıkları aletler ve ekipmanlar tespit edildi. Jandarma ekipleri, kimlikleri henüz tespit edilemeyen 5 kişiyi kazı yaptıkları alanda suçüstü yakaladı. Şahısların yapılan üst aramalarında çeşitli aletler ve değerli taşların olup olmadığına dair bazı bulgular da elde edildi. Jandarma tarafından ele geçirilen malzemeler, gereği yapılmak üzere müze yetkililerine iletildi.
Kaçak kazı, yalnızca ilgili mevzuat açısından değil, aynı zamanda kültürel miras açısından da büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Türkiye, tarihi eserleri ile zengin bir geçmişe sahip bir ülke. Bu nedenle, yazılı ve sözlü tarihimizin bir parçası olan eserlerin izinsiz olarak kazılması, geçmişe olan saygıyı da sarsmaktadır. Yasal sürecin başlamasıyla birlikte, yakalanan şahıslar hakkında gerekli işlemlerin yapılacağı ve düzenlenen kaçak kazının sorumlularının yüksek ceza alması için yasal süreçlerin başlatılacağı ifade edildi. Bilhassa yerel halkın bu durumu takip etmesi ve jandarma ile iş birliği içerisinde olması, bu tür olayların önüne geçilmesi için kritik bir öneme sahiptir.
Kâşif olarak kendilerini adlandıran kaçak kazıcılar, tarih ve kültür bilinci yerine sadece maddi kazanç peşinde koşmaktadırlar. Bu durum, koruma altında olan alanların zarar görmesine neden olmakta ve tarihi eserlerin kaçak yollarla yurtdışına çıkarılmasına zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle, Çaycuma'daki olay sadece lokal bir güvenlik meselesi değil, tüm ülkenin kültürel mirasına yönelik bir tehdittir. Bu konuda aktif bir rol oynayan yerel yönetim, bu kaçak kazıların peşini bırakmamayı ve halk ile iş birliği içinde durumu değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Sonuç olarak, Çaycuma’da gerçekleşen kaçak kazı operasyonu, sadece yakalanan şahıslarla sınırlı kalmayan önemli bir meseledir. Tüm Türkiye'deki kaçak kazı faaliyetlerine karşı verilen mücadelede bu tür olayların kararlılıkla takip edilmesi gerekmektedir. Yerel halkın belli konularda daha duyarlı hale gelmesi ve güvenlik güçleri ile işbirliği yapması, kültürel mirasımızı korumada büyük bir önem arz ediyor. Gelecek nesillere taşımamız gereken tarihi eserlerin, izinsiz kazıların kurbanı olmaması dileğiyle, yetkililerin yürüttüğü çalışmalara destek vermek, hepimizin sorumluluğudur.